Tornavidalı Katil : Yavuz Yapıcıoğlu
Tornavidalı Katil : Yavuz Yapıcıoğlu
Türkiye tarihinin, Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarına en çok cinayetin faili olarak geçmiş seri katili Yavuz Yapıcıoğlu’dur. “Tornavidalı Katil” adını işlemiş olduğu en az 18 cinayette kullanmış olduğu yöntem nedeni ile almıştır. İşlediği cinayetlerin sayısı Emniyet Genel Müdürlüğü kayıtlarında 18 olarak görünse de, yakınlarına göre 40, bazı kaynaklarda ise 43 olarak geçmektedir.
Yavuz Yapıcıoğlu 1967 yılında Adana’da 9 çocuklu bir ailede dünyaya gelmiştir. Arkadaşları arasında sayılıp sevilen ve aynı zamanda okulda çok başarılı olan Yapıcıoğlu, sevgisiz büyümüştü. Bir tartışma sonrası eğitim hayatını lise 2’nci sınıfta bırakmıştır. Aynı yıl birlikte yaşadığı üvey annesinden ayrı olarak yaşamaya başladı. Amatör futbolcu olan Yapıcıoğlu ilerleyemeyince futbolu da bırakarak; aynı zamanda bir aile mesleği olan dericilik işine girmiş ve deri atölyesi açmıştır. Deri atölyesi de 3 ay kadar süren evliliği gibi kısa sürmüş ve bir süre sonra atölyesini de kapatmıştır. Yaşamına Adana dışında sürdürme kararı alan Yapıcıoğlu 1990’lı yılların başlarında İstanbul’a yerleşmiştir. İstanbul Yapıcıoğlu için İstanbul cinayetlerin başlangıcıdır.
İlk Cinayet: “Günaydın” Cinayeti
İstanbul’a yerleştikten kısa bir süre sonra; 1994 yılında zikir esnasında vücutlarına şiş saplamak ve kızgın demiri yalamak gibi eylemleri ile tanınan Sis Tarikatı’na katılmıştır. Yine aynı yıl, kendisine “Günaydın” diyen komşusu genç bir kızı; onun nişanlısını ve arkadaşını öldürerek cinayet serisine başlamıştır. Bu olayda tartıştığı üç kişiyi öldürmekle yetinmeyen Yapıcıoğlu; olay yerinden kaçarken durdurduğu bir otomobilin şoförü kendisine direnince onu da öldürmüştür. Olaydan kısa süre sonra yakalanan Yavuz Yapıcıoğlu; çıkarıldığı mahkemede akli dengesinin yerinde olmadığını söylediğinden Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine sevk edilmiştir. Hastanede kontroller sırasında birçok olaya karışır. İlk olayı çırılçıplak soyunarak hastane koridorlarında “Ben İsa’yım” diye bağırmasıdır. Tutulduğu koğuşu ateşe verir, hastabakıcı ve neredeyse tüm koğuş arkadaşlarına saldırır ve döver. Burada yapılan muayene ve incelemelerde Yapıcıoğlu’nun akli dengesinin yerinde olmadığı kanaatine varılmış; cezai ehliyeti olmadığı için 4 cinayet nedeni ile çıkarıldığı mahkemece salıverilmiştir.
Simit Parası İçin Cinayet
Bir süre tedavi amacıyla Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde tutulan Yapıcıoğlu, taburcu olduktan kısa bir süre sonra; İstanbul Pertevniyal Lisesi önünde bir kız öğrenci ile hademenin tartıştığını görerek olaya müdahale etmek ister. Bu olayda sinirlerine hakim olamayan Yapıcıoğlu okulun hademesini bıçaklayarak öldürür ve olayın hemen ardından Adana’ya kaçar. İstanbul’dan kaçarak geri döndüğü Adana’da da rahat durmayan Yapıcıoğlu cinayetlerine devam eder ve basit nedenlerden dolayı üç kişiyi de burada öldürür. Onun için tek çare yeniden İstanbul’a dönmektir. İstanbul’a gitmek üzere Adana’dan otobüse biner. Cebinde parası yoktur. Ankara’da otobüs mola verdiğinde, kendisine simit alması için tanımadığı bir adamdan para ister. Adam para vermeyince adamı mola yerinde takibe alır ve kuytu bir köşede şişleyerek öldürür. Olayı gören başka bir kişiyi de kovalayarak yakalar. Görgü tanığını da boğazını keserek öldürür.
Yıllar 1998 yılını göstermektedir ve Yapıcıoğlu hayatına İstanbul’da devam etmektedir. Karşılaştığı Loris Giuseppe isimli Belçikalı bir turiste dondurma ısmarlar ancak turist bu dondurmayı yemek istemez. Bunun üzerine turisti bıçaklar ve yaralar. Tam öldürmek için hamle yapmışken vurularak etkisiz hale getirilir. Yapıcıoğlu bu olay üzerine Çorlu’da yaşayan abisinin yanına kaçar. Abisi ile tartışan Yapıcıoğlu, abisinin sahip olduğu işyerini ateşe verir.
Abisinin dükkanını yakması ile ilgili sorulan soruya; “Evini yaktım arabası oldu, arabasını yaktım dükkanı oldu, dükkanını yaktım şimdi fabrikası holdingi olacak” şeklinde cevap vermiştir.
10 Saatte Birbirinden İlgisiz 3’ü Başarılı 4 Cinayet Teşebbüsü
Bunlarla yetinmeyen Yapıcıoğlu, yine Çorlu’da yaşayan iki akrabasının evini yakarak Silivri’ye geçer ve orada da babası Selim Samih’i öldürmeye çalışır. Baba oğlu Yapıcıoğlu’nu pompalı tüfekle yaralayarak elinden kurtulur. Kaçan Yapıcıoğlu, Daha sonra Edremit’e kaçarak burada anneannesi ile yaşamaya başlar. Yapıcıoğlu’nun Edremit macerası sadece 2 gün sürer. Yanında kalmış olduğu anneannesinin bir lafına çok içerleyen Yapıcıoğlu; kül tablası ile anneannesinin kafasına vurarak öldürür. Artık Yapıcıoğlu yeniden Çorlu’dadır. Abisinin yanında kalmaya başlar. 24 Aralık 2002 tarihinde, Çorluspor Tesislerinin bekçisi Hüseyin Yamuk’u, ardından Sanayi Sitesinde tornacılık yapan Özcan Karaoğlu’nu, başka bir şirkette bekçilik yapan Şakir Temürçi’yi sokakta sırası ile öldürerek Tonguç Camii’ne gider. O sırada sabah namazını kıldıran caminin imamına saldırır ancak cemaatin müdahalesi nedeni ile başarılı olamaz. Polisler aynın günün öğle saatlerinde sokakta dolaşırken Yavuz Yapıcıoğlu’nu yakalayarak göz altına alır.
Yargılanması
Soruşturma kapsamında yeniden Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine sevk edilen Yapıcıoğlu; ilk muayenesinde daha önce deli numarası yaparak bu raporu aldığını itiraf etmiştir. Bunun üzerine de daha önce hastane tarafından verilen “Kapalı yerde tutulamaz ve cezai ehliyeti yoktur” raporu iptal edilir. Bu rapor nedeni ile faili olduğu olaylar ve cinayetlere rağmen yargılanamayan Yavuz Yapıcıoğlu’na yargı yolu açılır.
Yapılan yargılamada, ağabeyi Yıldır Yapıcıoğlu’nun ifadesi sonucunda soruşturma daha da derinleştirilir. 1992 ve 1993 yıllarında iki üniversite öğrencisinin tecavüz edilerek öldürülmesi olayını daha önce ağabeyi Yıldır Yapıcıoğlu’na itiraf etmiştir. Yıldır Yapıcıoğlu kardeşinin “Potansiyel bir suç makinesi” olduğunu da ayrıca belirtmiştir. Yavuz Yapıcıoğlu; görülen yargılamasında bazı durumlarda zaman ve mekan algısını yitirdiğini ve cinayetleri bu algıyı yitirdiğinde işlediğini, ayrıca sanki içinde iki kişinin yaşadığını söylemiştir. Yapılan yargılamalar sonrasında 64 yıl hapis cezasına mahkum olarak Tekirdağ Kapalı Cezaevine gönderilmiştir.
Çivici Katil : SÜLEYMAN AKTAŞ konulu blog yazımız için tıklayınız.
Tornavidalı Katil : Yavuz Yapıcıoğlu
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!