İŞ HUKUKUNDA YENİ DÖNEM : ÖNCE ARABULUCU SONRA DAVA

İş mahkemeleri Kanun tasarısı ile yeni bir düzenlemeye gidilen iş mahkemeleri,  işe iade davalarında zorunlu olarak Arabuluculuk uygulamasına geçilmektedir kanunun detaylarını  ve içeriğini Türkiye Arabuluculuk Daire Başkanlığı şu şekilde aktarmıştır.

İş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı ile işe iade davalarında zorunlu arabuluculuk uygulamasına geçiliyor. Yasa’nın yürürlüğe girmesi ile birlikte işe iade davalarının yargılama usulü, hüküm ve sonuçları tamamen değiştirilecek. Tasarı’ya göre bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacakları ile tazminat talepleri ve işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olacak. Bu kapsamda, iş kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davaları ile SGK rücu davaları hariç olmak üzere, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, kötü niyet tazminatı, sendikal tazminat ve ücret alacağına ilişkin diğer tüm talepler için dava açmadan önce arabulucuya başvurulması zorunluluk haline gelecektir.

Bu durumu farazi bir uyuşmazlıkla pratik olarak açıklayalım;

Ahmet, 01.12.2015 yılından itibaren A Şirketinde usta olarak çalışmaktadır. A Şirketi tarafından iş akdi 12.06.2017 tarihinde feshedilmiştir.

Ahmet, işveren tarafından iş akdinin haksız olarak feshedildiğini düşünmekte ve işe iade davası açmak istemektedir. Buna göre;

1- Tasarı öncesi Ahmet’in tabi olduğu yargılama usulü ile davanın hüküm ve sonuçları aşağıdaki gibi olacaktır:

Ahmet işe iade davasını fesih bildiriminden itibaren bir ay içerisinde iş mahkemesinde açacaktır. Mahkeme tarafından feshin geçersizliğine karar verilirse; karar kesinleştikten sonra işverene süresi içerisinde işe geri dönmek için başvurması ve işveren tarafından işe başlatılmaması halinde (kıdem süresine uygun olarak) minimum 4 aylık işe iade tazminatı ve kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye en çok dört aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenmesine karar verilecektir.

İşveren A Şirketi bu karara karşı önce istinaf hakkını kullanarak kararın ortadan kaldırılması için Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuracak, istinaf talebinin reddedilmesi halinde karara karşı Yargıtay’a temyiz yoluna gidebilecektir.

İstinaf yolu tüketildikten sonra, Yargıtay’a temyiz yoluna giden İşveren’in temyiz talebinin uygun görülmemesi halinde işe iade tazminatı için aylık ücret miktarı uygulamada, Ahmet’in yerine işe alınan kişinin ücreti veya yerine kimse alınmadıysa, işveren tarafından benzeri işte çalışan personele verilen ücret dikkate alınarak belirlenir.

Kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için işçiye ödenecek ücret ise, ayrıldığı tarihteki aldığı en son ücret üzerinden belirlenecektir.

2- Tasarı Kanunlaşırsa Ahmet’in tabi olacağı yargılama usulü ile davanın hüküm ve sonuçları nasıl olacak?

Öncelikle Ahmet’in direkt olarak dava açma hakkı bulunmamaktadır.Ahmet, fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde önce arabulucuya başvurmak zorunda olacaktır.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda (3 hafta sürecinde) işçi ve işveren tarafının işe iade konusunda anlaşmaya varamamaları halinde, arabulucu tarafından söz konusu anlaşmazlığa ilişkin son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilecektir. İşe iade davasının, arabulucuya başvurmaksızın doğrudan açılması durumunda dava, dava şartı eksikliğinden reddedilecek olup, kesinleşen kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde taraflar arabulucuya başvurabilecektir.

Arabuluculuk faaliyeti sonunda tarafların, işçinin işe başlatılması konusunda anlaşmaları durumunda taraflar aynı zamanda işe başlatma tarihini, işe başlatılmama durumunda ödenecek olan tazminatı ve diğer hakların parasal miktarını da belirlemek zorundadırlar. Aksi takdirde anlaşma sağlanamamış sayılacak ve son tutanak buna göre düzenlenecektir. Eğer Ahmet, işveren A Şirketi ile anlaşırsa bir daha dava açamayacaktır.

Yasa değişikliği ile birlikte artık işe başlatılmama durumunda ödenecek olan tazminat ve diğer hakların parasal miktarı net olarak belirtilecek, ay olarak belirlenmeyecektir.

Ahmet ancak İşveren’i ile arabulucu nezdinde anlaşamaması halinde, arabulucu tarafından son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açabilecektir. Davayı kazanması halinde, iş mahkemesi, işe iade tazminatı miktarını ve kararın kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için ödenecek miktarı kararda net olarak belirtecektir.

İşveren A Şirketi bu karara karşı istinaf hakkını kullanarak kararın ortadan kaldırılması için Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurabilecek, İstinaf talebinin reddedilmesi halinde ise karar kesin olduğu için A Şirketi artık karara karşı Yargıtay’a temyiz yoluna gidemeyecektir. ​

Ahmet’in tazminat hesabında dikkate alınacak ücreti ise, dava tarihindeki bir başka deyişle, iş akdinin feshedildiği tarihteki ücreti olacaktır

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir