Lotus Çiçeği Her Zaman Güzel Değildir

Lotus Çiçeği Her Zaman Güzel Değildir

Kadınlar , tarih boyunca güzel görünmek, beğenilmek, kabul görmek, değerli hissetmek hatta belki tercih edilen olmak adına, o dönemin korkunç acı veren güzellik normlarını bedenlerine uygulamak zorunda kaldılar.

Victoria döneminde ince bel güzellik normu olduğundan dolayı o dönemin kadınları nefes almakta zorlansalar veya uzun dönemde omurga kayması yaşasalar dahi o korkunç korseleri giymek zorunda kalıyordu.

1700’li yıllarda çiçek hastalığından dolayı ciltlerinde oluşan izleri kapatmak için kurşun bazlı yüz pudrası kullanıyorlardı. Yüz pudrası zehirliydi ve kadınlar bunu biliyordu. Baskı, kadınların güzel cildi olması gerektiğini o kadar yoğunlaştırmıştı ki ; bu tehlike bile göz ardı edilir olmuştu.

Gelelim asıl konumuz Çin’de bin yıl kadar süren ayak bağlama geleneğine. Tabi ki sadece kadınlar üzerinden devam etmiş olan bu gelenek Çin’de 10.yy’dan 1949 yılına kadar sürmüştür. Yaklaşık 2 milyar Çinli kadın bu uygulamaya maruz bırakılmıştır. Maruz bırakılmıştır ifadesinin altında yatan en önemli sebebi bu uygulamanın 4 ile 6 yaş arasında başlanmasıdır. Bu uygulamanın nihai hedefi onları 3 inç (7,62 cm) uzunluğunda, ideal “altın nilüfer” ayağı yapmaktı. Ancak çok az kişi bu hedefe gerçekten ulaştı.

Peki altın nilüfer ayağı ne anlama geliyordu?

Çin’deki küçük bir ayak, Viktorya dönemi İngiltere’sindeki ince bir belden hiçbir farkı yoktu. Kadın inceliğinin zirvesini temsil ediyordu. Evlenebilecek kızları olan aileler için ayak ölçüsü, kendi maddi durumu ve statüsünün yukarı doğru hareketliliğinde aracı oluyordu. En arzu edilen gelin, “altın nilüfer” olarak bilinen üç inçlik (7,62 cm) bir ayağa sahipti. Dört inçlik (10,16 cm) ayaklara -gümüş bir nilüfer- sahip olmak saygıdeğerdi . Ama beş inç ya da daha uzun ayaklar demir nilüferler olarak görülmüyordu. Böyle bir kızın evlenme olasılığı gerçekten de zayıftı.

Yasaklanma Süreci;

Qing Hanedanlığı döneminde (1644–1912), Mançu hükümdarları, Çin halkının ayak bağlamasına şiddetle karşı çıktılar. Ancak bu eğilimi durdurmak zordu ve onları yönetim anlamında zorluyordu. Bundan dolayı tam bir yasaklama getirememişlerdir.

1949 yılında Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulmasından sonra hükümet , ayak bağını tamamen kaldırmıştır. Ayaklarını bağlamayı bırakan günümüz kadınları, daha seçilir olma sevdasından vazgeçmiştir.

Ayak Bağlama Geleneğine Karşı Çıkan Ünlüler;

Erkekler ve kadınlar arasında eşit hakları ve kadınların ayaklarının bağlanmasından kurtulmayı savunan Hong Xiuquan, Taiping Heavenly Kingdom’ın (1851–1864) lideriydi. Üç kızından hiçbiri ayağını bağlamadı.

1883’te Kang Youwei, ayak bağlamayla mücadele etmek için Ayak Bağlama Karşıtı Derneği’ni kurdu. Kızlarından örnek olarak ayaklarını bırakmalarını istedi. Bununla birlikte o dönem ayak bağlama düşüncesi, bir anda değişmeyecek kadar kökleşmişti.

İmparator Daoguang’ın (1820–50) hükümdarlığı sırasında, Cizvit Kilisesi de ayak bağlamaya karşı bir kampanya başlattı. Ancak o dönemde Çin halkı yabancı kiliselere karşı çok dirençliydi. Bu nedenle çok fazla etkileri yoktu.

Fiziksel Güzellik Adaleti Etkiler mi? adlı yazımızı okumak için tıklayınız

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir