Türkiye’de Görülen İlginç Miras Davaları
Türkiye’de Görülen İlginç Miras davaları, günlük hayatta en çok karşılaştığımız, hukuki bilgisi olsun olmasın birçok bireyin fikir sahibi olduğu ya da olduğunu düşündüğü bir konudur. Edinimlerin ve borçların bir arada bulunduğu miras, murisin vefat etmesiyle zaman zaman bir soruna dönüşerek geride kalan mirasçılar için bir ihtilafa dönmektedir. Sizler için ülkemizde yaşanılan ilginç miras davalarından birkaç örnek hazırladık.
Baba İle Kızın Ölüm Saatleri Aynıysa 6 Milyon TL İlk Miras Paylaşılacak
Konya’da 2 Şubat 2004 yılında yaşanan faciada çöken apartmanda hayatını kaybeden 92 kişinin arasında; 48 yaşındaki iş insanı Seyit Ulugülyağcı ile 24 yaşındaki kızı Zeliha Ulugülyağcı’da bulunmaktaydı. Kamuoyunda Zümrüt apartmanı olarak bilinen olay sonrasında olaydan sağ kurtulan annenin açtığı miras davası; eğer annenin iddia ettiği gibi kızı babasından sonra öldüyse 6 milyon TL’lik miras anneye kalacaktı. Ancak babanın ailesi ise baba ile kızın aynı anda öldüğünü savunarak mirastan kendileri de pay istemekteydi.
Dava Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülerek karar verildi. Dayanak olarak TCK’nın 29’uncu maddesi gösterilerek; “birden fazla kişinin ölümünde hangisinin önce ya da sonra öldüğü ispat edilemezse hepsi aynı anda ölmüş sayılır.” hükmü gereğince anne Feriha Ulugülyağcı’nın açmış olduğu dava reddedildi. Kayınbiraderleriyle birlikte miras %50 %50 olarak pay edildi.
Anne kararı temyiz etti ve Yargıtay 2. Hukuk Dairesinde dosyanın ilk derece mahkemesinde bir kez de Adli Tıp’ın ilgili ihtisas kuruluna gönderilerek yeniden görülmesine karar verdi. Ancak Anne Feriha Ulugülyağcı olaydan sonra; bir haber kanalında yapılan kızının enkazdan sağ çıkarıldığını ancak sonrasında hastanede vefat ettiği haberi ispatlanamadı. 2009 yılında karara çıkan dosya gereği mirasın paylaşılması onanmış oldu.
Anne Babadan Çocuklarına Geçen Bir Miras Hikayesi
Bolu merkeze bağlı Fasıl köyünde çiftçilik yapan Basri Durak 1990 yılında vefatıyla birlikte; hala ve dayı çocukları arasında başlayan miras kavgası yaklaşık 25 yıl sürdü. İlk olarak vefat eden çiftçinin çocukları Mehmet, Durmuş ve Fatma mal paylaşımında anlaşamayınca ilk dava açılmış oldu. Kendisine mirastan pay verilmediğini iddia eden Fatma Ünal erkek kardeşleri Mehmet ve Durmuş Durak’a karşı dava açtı. Bu davaya karşı davaların açılmasıyla birlikte birden dava sayısı dörde yükseldi. Bu davaların birinde Fatma Ünal’ın vefat eden Basri Durak’ın öz kızı olmadığı yönündeydi.
Baba ve annenin mezarları açılarak alınan DNA örnekleri sonucu Fatma Ünal’ın Basri Durak’ın öz kızı olduğuna karar verildi. Ancak bu süre zarfında açılan davaların üçünü kazanan Fatma Ünal felç geçirmişti. Duruşmalara oğlu Zeki Ünal yardımıyla gelmişti. 2006 yılında hayatını kaybeden Fatma Ünal’ın yerine Zeki Ünal; Mehmet ve Durmuş kardeşlerin vefatıyla birlikte onların çocukları İlhami, Ahmet ve Selami Durak devam etti. 2014 yılında sonuçlanan 7 bin metrekarelik arazi mirası davasında; Fatma Ünal haklı bulunarak mirasın eşit bir şekilde paylaşılması kararı verildi. Geride 24 yıl ve açılan mezarlar kaldı.
Alt Soy Ve Üst Soy Bulunmuyorsa Miras Devlete Geçer
M. Kazım Ögel Deniz Kuvvetlerinden Tümamiral ünvanlı emekli olmuştu. 1991’de vefatında eşi Aliye Sakibe Ögel’e İstanbul Suadiye’de bir köşk, yine İstanbul’da dört daire, bankada yaklaşık yirmi milyon TL değerinde mirası bırakmıştı. Aliye Hanım 2016’da vefatının sonra hiç mal varlığı görünmemekteydi. 2017’de M. Kazım Ögel’in öz yeğeni M. Bülent Ögel, yengesinin ölümü öncesi çalışanlarına duyrulmuş. Yengenin ölümünden önce yanında çalışan biri manevi kızı iki personelden şikayetçi olmuştu. Köşk ve apartman daireleri 2008’de yengesi 99 yaşında yabancı kişilere satışı gerçekleşmiş. Bu satıştan sağlığı yerindedir raporu veren askeri doktor bir sene sonra sahte çürük raporlarından yargılamıştı. Ayrıca askeri hastaneye giriş kaydı da bulunmamaktaydı. 2008’de satılan köşkte 2016’da yaşamı süresince oturmuş, ölümünden 10 gün sonra yakınlarına haber verilmişti.
Ancak Sağlıklıyken yengesinin mal varlıklarını devlete, hayır derneklerine ve Mehmetçik Vakfına bırakacağını söylediği halde vefatıyla birlikte değil mülk köşkte kullanılabilen bir eşyanın bile olmaması yeğen M. Bülent Ögel için çok büyük soru işaretiydi. Alt veya üst soyu olmadığı için yengesinin mirasının devlete kalması gerektiğini savunan M. Bülent Ögel’in mücadelesi hala sürmektedir.
Yüz Yıllık Bir Miras Hikayesi
Muğla’nın Bodrum ilçesi yerlilerinden Hacı Osman yaklaşık 100 yıl önce vefat etmişti. Geriye Kemer mahallesinde 41.500 metrekarelik bir taşınmaz bıraktı. Hacı Osman’ın dördüncü kuşak mirasçılarının bulduğu Osmanlı Tapusu Milas’ta bürosu olan bir avukata verilmişti. Avukat yaklaşık 18 ay süren bir çalışma sonrasında Hacı Osman’ın soy ağacını çıkardı ve yapılan satış sonrası soy ağacında bulunan 68 kişiye miras bölüşüldü. Bazıları öyle şanslı ve öyle şaşkındılar ki böyle bir mirastan haberleri bile yoktu.
2017 yılında sonuçlanan dava ve satış sonrasında 68 mirasçıya dağıtılan toplam miras 736 bin Türk lirasıydı…
Türkiye’de Görülen İlginç Miras Davaları
Milyon Dolarlık 5 Tazminat Davası merak ediyorsanız tıklayabilirsiniz.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!