Kimlik Hırsızlığı: Sosyal Medyada Kişisel Bilgilerin Paylaşılması Ne Gibi Sonuçlara Yol Açar?

Kimlik Hırsızlığı: Sosyal Medyada Kişisel Bilgilerin Paylaşılması Ne Gibi Sonuçlara Yol Açar?

Kimlik hırsızlığı bir suçlunun yalnızca verilerinizi çalmakla kalmayıp aynı zamanda sizi bu verilerle taklit ettiği bir dijital dolandırıcılık biçimidir. Taklitçiler daha sonra çalınan sosyal güvenlik numaralarını, pasaportları veya banka bilgilerini kullanarak istediklerini yaparlar. Bu tanım çok korkutucu olsa da vazgeçemediğimiz sosyal medya platformlarında bu olasılık yani kimlik sahtekarlığına yakalanma olasılığının %30 daha fazla olduğunu görmekteyiz. Facebook, Snapchat ve Instagram hesaplarına sahip olanlar için bu oran %46’ya çıkıyor. Yüzeysel olarak gördüğümüz kişisel bilgileri ile kurbanın kimliğine ulaşmak kolaydır.

Bu nedenle veri hırsızlığı önce bu bilgileri hedefler. ABD’de 42 milyondan fazla insan, geçen yıl toplam maliyeti 53 milyar dolardan fazla olan kimlik hırsızlığının kurbanı oldu. Bu, kurban başına ortalama 1000 dolardan fazla bir ortalama. Şimdi durumu en kötü senaryo ile düşünelim. Aynı Taking Lives filminde olduğu gibi. Hırsızın kimlik bilgilerinizle yeni bir hayata başladığını ve sizin üzerinizden kredi çekip ev alıyor hatta aile kurup çocuklarına sizin soyadınızı veriyor. Ne kadar uç bir örnek olsa da olmaması da mümkün değil.

Örneğin; 2016’da yaşanan vakalardan birinde, bir kimlik hırsızı 26 yıl boyunca çalıntı bir kişilik altında yaşadı. Taklit edilen kurban; işlemediği suçlar için ciddi bir sabıka kaydı oluştururken ehliyetini, evini ve hatta ailesini kaybetti. Yıllarca tefeciler tarafından taciz edildi. Sonunda adını temize çıkardı, ancak çıkaramayabilirdi de.

Kimlik hırsızlığı furyasında popüler kültür ikonları da nasibini almıştır. Kim Kardashian, Tom Cruise ve Paris Hilton gibi birçok ünlüyle ilgili kişisel bilgilerin 19 yaşında kimlik sahtekarlığı dolandırıcılığı yürütmekten suçlu bir çocukta olması. Bu suçun çok küçük yaşlarda da işlenebildiğini göstermiştir.

Peki kimlik avcılarına karşı nasıl önlemler alabiliriz?

Öncelikle e-postalar kimlik avcılarının en çok kullandığı enstrümanlardan biridir. Sizden bir form doldurmanızı veya bir bağlantıya tıklamanızı isteyen masum bir eposta gibi görünse de. Bu genellikle sizi verilerinizi çalmak için tasarlanmış sahte bir web sitesine yönlendirme yoludur. Günümüzde yaygın olan bir başka saldırı vektörü de kötü amaçlı yazılımdır. Çok uzun zaman önce Emotet adlı bir Truva atı varyantı; Google Chrome’dan gizlice kredi kartı verilerini toplayıp aktarırken bulundu. Bu tür bir virüsün kontrol edilmediği takdirde; popüler tarayıcıdaki etkinliklerden ne kadar daha fazla veri çıkarabileceğini hayal bile edemezsiniz. Güçlü bir parola kimlik hırsızlığı için geçerli bir önlemdir. Zayıf bir parola ile kimlik bilgilerinizi kaptırmanız çok olasıdır.

Tabii ki veri ihlalleri de kimlik hırsızlığı nedenlerinin başında gelmektedir. Büyük sosyal ağlarda daha önce karşımıza çıkan veri ihlalleri neticesinde birçok kullanıcının kimlik bilgileri paylaşılmıştı. İki faktörlü kimlik doğrulama kullandığınızdan emin olun. Virüs koruma programları, parola yöneticileri veya sanal özel ağlar (VPN’ler) gibi siber güvenlik yazılımlarına yatırım yapmayı atlamayın.
Bununla birlikte, yüklediğiniz herhangi bir üçüncü parti yazılıma her zaman dikkat etmelisiniz. Ve elbette, sosyal medyadaki gizlilik ayarlarınızı yönetmeyi unutmayın.

Kimlik Hırsızlığı: Sosyal Medyada Kişisel Bilgilerin Paylaşılması Ne Gibi Sonuçlara Yol Açar?

Avukatların Mental Sağlıklarını Geliştirme İçin Atabilecekleri Adımlara adlı yazımızı okumak için tıklayınız

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir