Avukat Koçluğu
Avukatların işlerinde daha da başarılı olabilmesi ve beklentilerini üzerinde sonuçlar elde edebilmesi için yalnızca çok iyi bir hukukçu olmaları yetmez … Peki başka neler gerekir derseniz aslında iyi bir koç ve iletişim sihirbazı olmaları gerekir.
Aukatlarımıza özel olarak hazırladığımız “Avukat Koçluğu” yazı dizimizde aslında koçluk ve iletişim tekneiklerini bir avukatın işi ile birleştirmesinden bahsediyor ve bu durumda neleri kazanacağını görüyor olacağız.
Türkiye’de her yıl 8000’in üzerinde öğrenci hukuk fakültesini tercih ediyor ve en az yılda 6000 avukat meslek hayatına başlıyor. Peki bu mezun avukatlardan kaçı iş yaşamında fark yaratıp ismini hukuk dünyasına duyuruyor ??? Daha iyi olmak elinizde.
Müvekkilinizi hukuk fakültesinden mezun olan diğer avukatlardan farklı dinleyebilirsiniz böylece vaktinizi paraya çevirebilirsiniz. Müvekkilinize profesyonel olarak “Psikolojik oksijen” sağlarsanız, artık müvekkiliniz her konuda danışmak için sizin yanınızda kendisini bulacaktır. Danışmanlık sürecinin başlaması için güzel bir imkan. Güçlü soru sormak, avukatlığın gereğinde vardır. Duruşmalarda, görüşmelerde karşı tarafa veya avukatına veya borçluya bir iletişim sihirbazı gibi dilediğiniz cevapları alabileceğiniz güçlü sorular sorarak fark yaratırsınız. İletişimin altın kurallarından biri olan beden dili okuma yöntemi ve özellikle kişilerin doğru mu söylüyor, kurgu mu yapıyor yoksa hatıralarından mı bahsediyor veya iç sesi ile mi konuşuyor göz erişim ipuçlarından yakalayabilirsiniz. Bir avukat topluluk önünde her zaman iyi konuşandır, savunandır. Peki tüm iletişim kanallarına hitap eden vizyoner bir konuşmacı olarak konuştuğunuz an itibari ile olayları yönetmeye ne dersiniz?
Hedefler ve stratejiler ile bundan daha iyisi nasıl olur sorusuna odaklı başarılı bir ekip ve marka ile isminizi hukuk dünyasına yazdırabilirsiniz.
Bu yazıyı okuyan avukatlarımız ile öncelikle “koçluk” kelimesi hakkında bahsetmek istiyoruz:
“Duy beni ve sessiz ol ki, beni dinleyebilesin”
William Shakspeare, 1599 Julius Caesar
Hangi alanda koçluk yapıyor olursanız olun en önemli uyum mekanizmanız dinleme becerinizdir. Dinlemenin pek çok çeşidi vardır, “Önce anlamaya çalış” ilkesi çok esaslı bir paradigma değişimi gerektirir. Genelde, önce anlaşılmak isteriz. Çoğu insan karşısındakini anlamak amacıyla değil, yanıtlamak amacıyla dinler. Ya konuşurlar ya da konuşmaya hazırlanırla. Her şeyi kendi paradigmalarının eleğinden süzüp başkalarının yaşamlarını kendi öz yaşamlarıyla özdeşleştirirler.
Dinlemeye yaklaşımımız genelde şu şekilde oluyor. “Ahmet Beyi hiç anlamıyorum. Beni hiç dinlemiyor… “ İşte bu noktada Ahmet bey sizin müvekkiliniz, karşı tarafınız, karşı tarafınızın avukatı, tanık veya hakim olabilir. İşte bu noktada size ufak ama büyük bir püf nokta “Karşınızdakini anlamak için sizin onu dinlemeniz gerekir”
Koçluk, kelime olarak kişiyi bulunduğu noktadan, olmak istediği noktaya taşımaktır. Burada koçun ön yargıları, tecrübeleri, bilgileri yoktur. Kişinin bulunduğu nokta ve aslında olmak istediği nokta vardır. Bu ikisi arasındaki yolculuk için koç kişiye eşlik eder öncülük etmez işte bu noktada avukatlar bir koç gibi ön yargısız olmayı başarırken aynı zamanda hukuki bilgileri ile müvekkil veya danışanlarına gitmek istedikleri yollarda kanuni alanlara ışık tutarlar.
Bir avukat, aynı zamanda kişiye hukuki koçluk yapar işte bunun içinde koçluğun temel becerilerine sahiptir ve zaman içerisinde bunları geliiştiritr. Herşeyden önce birisini anlamak isterse bir avukat önce onu dinler ve sessiz kalır ki, iletişim kanallarını açıp alabileceği en net ve doğru verileri elde edebilsin.
“Avukat Koçluğu” çalışmamızın diğer püf noktaları için yazılarımızı takip edin …
Haklı olduğunuza inanıyorsanız, sakin olmayı başarabilirsiniz.
Bud Holiday
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!