Sosyal Medya ve Hukuk
İnternet günümüzün tartışmasız en etkili medya ve iletişim araçlarından biri. Her geçen gün büyüyen ve gelişen bu alanın parlayan yıldızı sosyal medya da, içerisinde sosyal paylaşım sitelerinin başı çektiği, toplum tarafından üretilen bilgilerin eş zamanlı paylaşıldığı, aynı zamanda reklam aracı olarak kullanılan, binlerce kişinin kendini en hızlı ve kolay ifade edebildiği geniş ve özgür bir iletişim alanı olarak karşımıza çıkmıştır.
Ülkemizde yaklaşık 54 milyon internet kullanıcısı mevcut olup, bu kullanıcıların %95 en az bir sosyal paylaşım sitesinde kişisel hesabı bulunmaktadır. Bu verilere bakıldığında karşımızda sosyal medyanın ne kadar önemli ve ciddi bir iletişim ağı olduğunu anlayabiliriz.
Marshall Mcluhan tarafından oluşturulan “Global Köy” kavramı sosyal medya platformunun en reel örneğidir. Kullanıcılar bu yeni mecrada politik, sosyal ve kültürel içerik üreterek birbirleriyle eş zamanlı ve çift yönlü olarak bilgi paylaşmaktadırlar. Bu Global Köy bir iletişim aracı olma niteliğini çoktan aşmış, bireylerin anlık olarak karşılıklı etkileşim ortamında söz sahibi olduğu, yurttaşların hem üretici hem de tüketici haline geldiği sınırları belirsiz bir mecra halini almıştır.
Sosyal Medya ve Hukuk İlişkisi
Bu sınırsız alanın ne yazık ki bazı olumsuz tarafları da vardır. Sosyolojik araştırmalar gösteriyor ki son zamanlarda yaygınlaşan “sosyal medya saldırganlığına” birçok kullanıcı maruz kalmıştır. Bu saldırıya maruz kalan bireylerin daha çok sessiz kalma eğiliminde olduğu gözlemlenmiştir. Oysa sosyal medyada paylaşım yapan her birey hukuki ve cezai sorumluluğa sahiptir. Bu noktada sosyal medya üzerinden yapılan hukuka aykırı paylaşım Medeni Hukuk, Ceza Hukuku, Ticaret Hukuku ve Fikri Haklar Hukuku’na kadar birçok hukuk alanın konusuna dahil olabilmektedir. Sosyal medya üzerinden işlenen en yaygın suçlar;
Sosyal Medya ve Hukuk Suçları
- Haberleşmenin Engellenmesi (TCK Md. 124),
- Haberleşmenin Gizliliğini İhlal (TCK Md. 132),
- Kişiler Arasındaki Konuşmaların Dinlenmesi ve Kayda Alınması (TCK Md. 133),
- Özel Hayatın Gizliliğini İhlal (TCK Md. 134),
- Kişisel Verilerin Kaydedilmesi (TCK Md. 135),
- Verileri Hukuka Aykırı Olarak Verme veya Ele Geçirme (TCK Md. 136, 137),
- Bilişim Sistemleri Aracılığıyla Dolandırıcılık (TCK Md. 158-1/f),
- Hayasızca Hareketler (TCK Md. 225),
- Müstehcenlik (TCK Md. 226,
- Ticarî sır, bankacılık sırrı veya müşteri sırrı niteliğindeki bilgi veya belgelerin açıklanması (TCK Md. 239),
- Bilişim Sistemine Girme (TCK Md. 243),
- Göreve İlişkin Sırrın Açıklanması (TCK Md. 258),
- İftira (TCK Md. 267),
- Başkasına Ait Kimlik veya Kimlik Bilgilerinin Kullanılması (TCK Md. 268),
Görülüyor ki sınırları belirlenmeyen bu global köyün her geçen gün getireceği yenilikler ve düzenlemelerin doğal bir sonucu olarak Sosyal Medya hukuku da eş yönlü olarak kapsamını genişleterek büyüyen bir hukuk alanı olarak karşımıza çıkacaktır.
Cevapla
Want to join the discussion?Feel free to contribute!